13 Nisan 2010 Salı

ıspanaklı, peynirli peksimet & cevizli peksimet

Erikler çiçek açarken her kadın ekmek yapamazmış... Öyle dermiş eskiler...Hamurun o kıvamını tutturmak zor olurmuş... Neyseki benim annem ve ablam çok becerikli de yapabiliyorlar, bense şu aşağıdaki peksimeti karesini hesaplarcasına ısıranla kestim diye övünüyor iken pişmiş halini gördüğümüzde çokta güzel kesmemiş olduğumu farkettik..Benim daha yemem gereken 40 fırın ekmek var olsada piştiğine ve yendiğine göre sorun yok demektir:P (Kendine laf söyletmeyen insan modeli :)

Neyse sadede gelelim;

Bu ıspanaklı ve peynirli olan için dilediğiniz gibi bir iç hazırlayarak pizza yapar gibi hamurun üzerine yayıyoruz malzemeyi...Sonra hamuru kapatıyoruz gitsin üzerine...Sonrada ters çevirip yayıyoruz tepsiye...Sonra da kare kare kesiyoruz benim yaptığım gibi:P



Gayriihtiyari açtığımız hamurun üzerine cevizleri(babamın itinayla kırdığı) serpip doluyoruz gitsin...Sonrada kesip kesip tepsiye diziyoruz onları...Üzerlerine yumurta sürüyoruz...
Sonra fırına...





Afiyet olsun :)

12 Nisan 2010 Pazartesi

ev ekmeği

Artık köyde yaşayanların bile ekmeği, yumurtayı çarşıdan satın aldığı günlerde yaşıyoruz.
Modern hayat köy hayatına, köydekiler şehir hayatına özeniyor...Köylü kendilerine verilen tarla paralarını cebe indirip tarımla uğraşmazken diğer tarafta kent yaşamda plaza hayatı yaşayanlar balkon tarımı yapıyorlar. Halbuki insanın kendi çabasıyla yaptığı hiçbirşey bir diğerini tutmuyor.O yüzden belki yeni nesil mutfaklarda bile artık bir ekmek makinası mevcut..Zira o ekmek kokusu hiçbir şeye değişilmiyor...
İşte bizimde pazar gününü değerlendirme maksadıyla elbirliğiyle, yorulma pahasına bahçemizdeki fırınımızda yaptığımız ev ekmeğimiz;

Bir gün önceden mayalanmış hamur elenmiş un, tuz, su (eskiden kaynamış erimiş kara kabakta katılırmış özellikle bayram ekmeği yapılırken) ile karıştırılır, çörek otu serpilir, hamurda baloncuklar çıkana ve hamur eline yapışmayana dek yoğrulur...(kulak memesi kıvamına gelmemeli, daha cıvık bir hamur elde edilmeli)
Üstü örtülür, sıcak bir ortamda kabarana kadar bekletilir.
Ekmeğin olmasını beklerken fırın ateşlenir. Fotoğrafın üst kısmında görülen küçük delik taşı ağarana kadar yakılır.  

Fırın ısınadursun bu arada ekmekler yazılır, pişmeye hazır hale getirilir...

Fırına önce parmaklar, pideler, peksimetler... Onlar çabucak olup çıktıktan sonra ekmekler sürülür..
Fotoğraftakiler pişmiş halleri aslında...
İşte pişmiş halleri...pideler, parmaklar...Bunlar eve gelene gidene verilmek içindir..Komşulara dağıtılmak içindir...Ekmek kokusunu duyana vermek sevaptır...
Bunun bizdeki adı "lokum". Kahvaltılarda bunu dilim dilim kesip üzerine dilediğinizi sürüp yemek serbesttir:)


ve huzurlarınızda ekmekler...


Afiyet olsun :)




yarın: cevizli peksimet & ıspanaklı, peynirli peksimet tarifleri