16 Haziran 2011 Perşembe

bana gelince hayat neden masalsın?

İçimde bir şey var...
bilemiyorum anlatmasını
kelimelerle anlatamıyorum
böyle boşluk gibi
ama değil gibi
işteyken bile doldurulmasını istediğim
bi sürü şeyi aynı anda okuma isteği gibi
bir sürü filmi izlemiş olduğumu hissetmek gibi
çok doldurulmuş olmak gibi
nazan bekiroğlunun bir yazısını okudum geçen gün
çok beyendim
küçülsem biraz diyordu
bense bu aralar o yazının tersini düşünüyorum hep
yani yaşadığım şeyler her normal insanın yaşamış olduğu ya da yaşayacağı şeyler belki
ama sanki ben yaşayınca mucize yaşamışım gibi hissediyorum
o kadar sıradanlığın içinde yaşayınca belki sıradışı geliyor kimbilir
onca şeyin arasından cımbızla çekip aldığım küçük mutluluklara sevinebiliyorum hala(belki bunu görebildiğim için şanslıyımdır!)
bi sürü kızdığım şey olmasına rağmen babamın bazen çok ince fikirli olabilişine mutlu oluyorum, şaşırıyorum
hep şükrediyorum halâ
bi hanımeli kokusu duyunca bile kendimden geçebiliyorum
ama öte yandan bi açık var :)
bir sürü kitabım olsun, kitaplığım olsun istiyorum, nazan bekiroğlu'nun kitabını istediğim anda iş çıkışı gidip bi kitapçının rafından ya da bi sahaftan alabilme özgürlüğünü istiyorum, kitapyurdu sepetimde öylece beklesin istemiyorum...
sinema izlemek için 75 km yol gitmeme gerek kalmasın istiyorum
evimde film keyfi yapmak işkenceye dönüşmesin istiyorum
daha çok şey bilmek
daha çok şey öğrenmek istiyorum
ablamdan ayrı yaşamak istemiyorum
aynı anda bir sürü şeyi yapmak isteyip geriye baktığımda boş bi hayat görmek istemiyorum
bir şey üretmek istiyorum
iş dışında bir şeyler
ben artmak isterken kimisi sadeleşmek istiyor
her birimiz farklı bir hayat istiyoruz neticede
ama nihayetinde hep şükür dolu bir hayat diliyorum
sindire sindire yaşayabileceğim hep şükür ve sabır dolu bir hayat!
herkes için...

Hiç yorum yok: